Hormonal bozukluk ve metabolizma hastalığı

Hipertiroidi Hipertiroidi, tiroit bezinin fazla tiroit hormonu üretimi ile oluşan bir hastalık. Bu durum halk arasında ‘zehirli guatr’ olarak da adlandırılıyor. Tiroit hormonu, en kaba tabiriyle vücuttaki tüm organların çalışma hızını belirliyor, dolayısıyla gereğinden fazla üretildiğinde sanki ağır bir egzersiz yapılıyormuş gibi vücuttaki tüm olaylar hızlanıyor. İstirahat halinde bile aşırı terlemek, yorgun hissetmek, çarpıntı, kaygılı […]

 Hormonal bozukluk ve metabolizma hastalığı

15.01.2019 - 20:02

Güncelleme : 15.01.2019 - 20:02

Hipertiroidi

Hipertiroidi, tiroit bezinin fazla tiroit hormonu üretimi ile oluşan bir hastalık. Bu durum halk arasında ‘zehirli guatr’ olarak da adlandırılıyor. Tiroit hormonu, en kaba tabiriyle vücuttaki tüm organların çalışma hızını belirliyor, dolayısıyla gereğinden fazla üretildiğinde sanki ağır bir egzersiz yapılıyormuş gibi vücuttaki tüm olaylar hızlanıyor. İstirahat halinde bile aşırı terlemek, yorgun hissetmek, çarpıntı, kaygılı ruh hali, uykusuzluk, ellerde titreme bu hastalığın temel belirtileri. İshal de hastalığa eşlik edebiliyor. Hastaların yaşam tarzlarında bir değişiklik yapmamalarına rağmen ciddi kilo kayıpları oluyor.

Diyabet

Bugün dünyada 425 milyon kişi diyabet hastası, yaşayan her 11 kişiden birinin diyabet hastası olduğu belirtiliyor. Diyabet hastalığında görülen uzun süreli ve kontrolsüz yüksek kan şekeri vücuttaki çoğu organ ile sistemde iflasa kadar giden bozukluklara neden oluyor. Sinir sisteminin bir parçası olan otonom sinir sistemi de sıklıkla yüksek kan şekerinden etkileniyor. Dr. Bilge Ceydilek, ayrıca beyinde terlemeyi kontrol eden ve adeta bir termostat görevi gören hipotalamusta da hasar oluştuğunu vurgulayarak, “Diyabetik kişilerde ortamda ya da vücutta terlemeye neden olabilecek hiçbir uyarı yokken dahi terleme oluşabiliyor. Ancak bunun tam tersi diyabetiklerde hiç terleyememe sorunu de gelişebiliyor” diyor.

Hipoglisemi (Şeker düşüklüğü)

“Kan şekeri düşüklüğü vücut için alarm veren bir durum ve acil düzeltilmesi gerekiyor. Çünkü kan şekerinin düşük kalma süresi uzarsa ya da düşüklük derinleşirse hayati tehlike oluşuyor” uyarısında bulunan Dr. Ceydilek, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu nedenle vücutta kan şekeri düştüğünde, fark edilebilir olsun diye stres hormonlarının seviyesi artıyor ve bu hormonların etkisiyle birçok belirti ortaya çıkıyor. Bir anda ter boşalması oluyor, hasta kıyafet değiştirme ihtiyacı duyabiliyor. Eller titremeye başlıyor, çarpıntı gelişiyor, cilt rengi soluklaşıyor, gözlerde kararma oluyor. Diyabet hastaları da kullandıkları ilaçlara bağlı olarak şeker düşüklüğü geliştiğinde gece uykudan terleme ile uyanıyorlar”

YORUMLAR
Bir Yorum Yapın